Çoban Boşluğu olarak da bilinen, Robert Kishner ve ekibi tarafından 1981 yılında keşfedilen ve Dünya’dan 700 milyon ışık yılı uzakta yer alan Boötes Boşluğu, galaksiler arası uzayda bulunan boşluklardan biri. Fakat onu diğer boşluklardan ayıran yönü, devasa boyutlara sahip olması. Evrende galaksiler arasında yolculuk yaparken, kozmik ölçekte bakıldığında çok fazla yol kat edilmemesi beklenebilir. Örneğin galaksimizin etrafındaki 12 milyon ışık yılı çapındaki alanda, Andromeda da dahil olmak üzere bugüne kadar keşfedilmiş 196 adet galaksi bulunmaktadır.
Boötes Boşluğu ise 350 milyon ışık yılı çapına sahip uçsuz bucaksız bir alanı otele gelen Escort kaplamaktadır
Dolayısıyla bu boşluğun içerisinden evrene bakan biri bizim gözlemlediğimiz ışıl ışıl evrenin aksine karanlığa gömülü, ıssız bir evren deneyimlemektedir. Konunun daha iyi anlaşılması açısından, ünlü astronom Greg Aldering‘in Boötes ile ilgili bir sözünden bahsetmek faydalı olacaktır:
Eğer galaksimiz Boötes boşluğunun tam ortasında konumlansaydı 1960’lı yıllara kadar gözlemlerimiz neticesinde evrendeki tek galaksinin bizimki balgat Escort olduğunu düşünürdük
Boötes Boşluğu hacimsel olarak öylesine büyük ki tek başına evrenin binde 3’üne denk gelen bir alanı kaplıyor
Peki bu boşluğun içerisinde hiçbir şey mi yok Aslına bakarsanız ilk elvankent Escort keşfin hemen ardından boşluğun içerisinde dağılmış 8 adet galaksi keşfedilmiş
Ancak bu sayı bu kadar büyük bir alan için son derece az Normal koşullarda bu boyuttaki bir alanda bulunması gereken galaksi sayısının 10 binin üzerinde olması gerektiği düşünüldüğünde, bu durum daha net anlaşılabiliyor. Üstelik keşfedilen galaksilerin büyük bir kısmı, boşluğun en uçlarında konumlanıyor. Yani merkez bölgelerde, görebildiğimiz hiçbir şey bulunmuyor.
Boötes’in ıssızlığın yanı sıra boyutları da bilim insanlarının kafasını kurcalıyor Çünkü evrenin yaşı göz önünde bulundurulduğunda galaksilerin uyguladıkları çekim kuvvetleriyle nedeniyle birbirlerine yaklaşmalarının sonucunda galaksi kümeleri arasında boşlukların oluşması normal görülse de bu boşlukların çaplarının 10 20 milyon ışık yılını geçmesi pek mümkün görünmüyor
Boötes’in nasıl 350 milyon ışık yılı çapına ulaştığı konusu , bu nedenle cevaplanmayı bekleyen gizemler arasında yer alıyor.
Bu konuda bazı bilimsel teorilerin yanı sıra uçuk komplo teorileri de bulunuyor
Bilimsel veriler ışığında daha güçlü olan teorilerden birine göre Boötes aslında iki boşluğun çarpışması sonucu oluşmuş olabilir
Dahası bu medeniyet diğer olası medeniyetlerden gizlenmek amacıyla geliştirdiği bir teknoloji sayesinde bizi sanki tamamen karanlık bir alana bakıyormuşuz gibi yanıltabiliyor
Evrenin yaşı ve Kardaşev Ölçeği göz önünde bulundurulduğu bu teori her ne kadar olası olsa da literatürde kendine yer bulabilmiş değil
Teorilerin dışında boşluğun en önemli yanlarından biri yalnızca yıldız veya galaksi gibi büyük yapılardan mahrum olması değil partiküller bakımından da son derece fakir kaldığı için mükemmel bir vakum örneği olması. Bu nedenle boşluğun bir tarafından giren nötrino gibi parçacıklar, en ufak bir etkileşime bile girmeden yüz milyonlarca yıl sonra hiçbir değişime uğramamış bir halde boşluğun diğer tarafından çıkabiliyor. Bu da bir nevi zaman kapsülüne benzer bir yapı olmasını sağlıyor.
Kaynaklar : Gizmodo, NewScientist, Nautilus, Atlas of the Universe
.