Huawei eserlerine bir yenisi daha eklendi. Dizüstü bilgisayar pazarının kıymetli oyuncularından biri olan teknoloji devi, artık de MateBook D16 modeliyle karşımıza geldi. 15.6 inç’lik kasada 16 inç büyüklüğünde bir FullView ekrana mesken sahipliği yapan eser, ince çizgileriyle öne çıkıyor. Ekranı çevreleyen çerçeveler ultra ince düzeyde ve ekran/gövde oranı bu sayede yüzde 90’ı buluyor.
16:10 Altın oranla gelmesi sayesinde pek çok görüntüleme ve iş gereksinimlerine karşılık verebiliyor. Ekrana yansıyan renkler de capcanlı. Canlı bir renk için yüzde 100 sRGB geniş renk gamı kullanılırken, birebir vakitte 300 nit parlaklık düzeyine de ulaşabilmesi, direkt güneş ışığı altında daha âlâ bir görünürlük sağlıyor.
Bu ekran göz sıhhatini da önemsiyor. Düşük Mavi Işık sertifikası ile geldiğinden gözler için son derece sakıncalı olan ziyanlı mavi ışığın tesirini epey azaltıyor.
Tasarımında öbür Huawei eserlerinden de bildiğimiz alüminyum alaşımlı metal bir gövde kullanılmış. Bu sayede 16 inç’lik başka rakip dizüstü bilgisayarlara nazaran daha hafif bir yapıda olan eser, 1.7 kg yükünde. Bu hafifliği ile de aygıtı yanınızda taşımak çok daha kolay.
Portlar bakımından da güçlü bir seçenek sunan MateBook D16’nın üzerinde 2 adet USB 3.2 portu, 2 adet USB Type-C portu, bir adet HDMI 2.0 yuvası ve 3.5 mm ses jakı bulunuyor. Ayrıyeten USB-C ilişki noktası üzerinden bir 4K monitör bile bağlayabilmek muhakkak kullanışlı bir özellik.
Klavye dizaynında da kıymetli bir değişikliğe gidilmiş. MateBook D16’yı öteki modellerden ayıran bir öteki çarpıcı özellik de Huawei’nin birinci numerik tuş kadrolu dizüstü bilgisayar modeli olması. Böylelikle nümerik tuş grubunun gerektiği iş temposu kelam konusu olduğunda bu tasarım anlayışı büyük bir kolaylık sağlayacak. Bu tuş ekibinin üzerinde 4 kısayol tuşu da mevcut.
Klavyenin tuşları ise öbür MateBook serisi modellerde olduğu üzere epeyce konforlu bir tasarımı var. Geriden aydınlatmalı olan klavyede tuşlar yumuşak yapıda ve sertçe dokunmadan, hafif dokunuşlarla uzun saatler rahatça çalışabiliyoruz.
Huawei’nin birinci Metaline Anten teknolojisi de bu aygıtta kullanılıyor. Sinyal verimliliğini yüzde 56 oranında artıran bu özel teknoloji, uzun aralıklı iletim ve çoklu duvar penetrasyonu üzere zayıf sinyal şartları kelam konusu olduğunda ağ suratını artıyor, kararlılığı sağlıyor. Bu özellik, internet üzerinden oyun oynamayı seven ve düşük gecikme müddetine muhtaçlık duyanlar için çok değerli bir adım. Ayrıyeten bu anten teknolojisi ile görüntü konferans yaparken her yerde sıkıntısız temas kurup görüşmelerimizi gerçekleştirebiliyoruz.
Video konferanstan kelam açılmışken 1080P AI Kamera’ya değinelim. Başka pek çok MateBook modelinin tersine kamera bu kere ekran çerçevesinin üst kısmında pozisyonlandırılmış. Bulunduğu nokta bakımından da 88 derece geniş görüş açısına sahip. Yani daha geniş ölçekte imgeyi kadraja alabiliyor. 1080p çözünürlüğünde manzara aldığından manzaralı görüşmelerin kalitesi de artıyor. Kameranın kapalı olduğuna emin olmak için e nümerik tuş grubunun üzerinde bulunan kamera butonuna dokunmamız kâfi.
Bu kameraya AI Kamera denmesi elbette boşuna değil. MateBook serisinde birinci kere sunulan 1080p AI kamera, net imaj alabilmesinin yanında otomatik yüz takibi yapabiliyor, konuşan kişinin hareketini takip ederek kişiyi kadrajın ortasında tutuyor. Kullanıcılar, görüşme sırasında göz temasını da kaybetmiyor ve gerçek vakitli olarak düzeltilebiliyor. Buna bir de arkaplan ekleme özelliğini de eklemesiyle çok taraflı bir tahlil sunulmuş oluyor.
Görüntüyü olabildiğince uygun alan ve üstüne AI takviyesi de ekleyen Huawei, ses tarafında da AI Sound’u kullanıyor. 5 metreye uzaklığa kadar ses alabilen aygıt, sesi 360 derece açıdan hakikat bir halde yakalayabiliyor. Bilgisayarın dört kenarında dört dahili mikrofon yer alıyor ve Huawei’nin geliştirdiği Voiceprint ses tanıma ve AI algoritması sayesinde konuşmacının sesine odaklanılıyor. Böylelikle konuşan kişinin sesi geliştirilirken, arkaplandaki gürültü azaltılıyor, bu da toplantılarınızda rahatsızlık uyandırabilecek gürültü sorununu ortadan kaldırıyor.
Ses Aygıtları üzerinden hoparlör, mikrofon ve kulaklık tecrübesi tek bir dokunuşla iyileştirilebiliyor. Böylelikle cümbüş ve iş maksatlı kullanımlarda ses giriş ve çıkışları optimize edilebiliyor.
Kısayol tuşlarına geri dönelim. Webcam’i açıp kapatırken nümerik tuşların üstünde bulunan kamera butonuna dokunduğumuzu söylemiştik. Fakat tek kısayol tuşu bu değil elbette. Arama butonuna dokunarak AI Search’ü açıp online/offline arama yapabilirken, hesap makinesini de tekrar süratlice açabiliyor ve açık pencerelerin hepsini tekrar tek dokunuşla indirebiliyoruz.
Peki dizaynında ve kullandığı teknolojilerde sonları zorlayan MateBook D16’nın işlemci performansı nasıl? İşlemci tarafında da Huawei savlı bir eser ortaya koymuş. 12. Jenerasyon Intel Core H Serisi İşlemci kullanan birinci Huawei dizüstü bilgisayar olma özelliği taşıyan MateBook D16, orijinal bir mimariyi kullanıcılarıyla buluşturuyor. Büyük ve küçük çekirdekler ortasında esnek geçiş için yeni bir mimarinin üzerine kurulan bu güçlü işlemci, bir yandan ağır misyonların üstesinden gelirken, öbür yandan kullanıcıların performanstan ödün vermeden çalışmalarını sürdürebilmesini sağlıyor. Böylelikle profesyonel seviyede bir performans yakalanabiliyor.
MateBook D16, yüksek performans sunan bir bilgisayar. Performanstan ödün vermeden uzun saatler çalışabilmesi ise bir öbür değerli özelliği. Bunu da aktif bir biçimde çalışan soğutma sistemi sağlıyor. Tek Huawei Shark Fin fan ile hem daha düzgün soğutma sağlanıyor, hem de fan sesi de azaltılmış oluyor. Böylelikle performans kaybı yaşanmadığı üzere, gürültü sorunu de meydana gelmiyor.
Çoklu Ekran İşbirliği ve Verimli Belge İdaresi üzere kullanışlı uygulamaları kullanıcılara sunan Harika Aygıt özelliği, Huawei ekosistemindeki öteki eserlerle tam entegrasyon sağlıyor, bu ahenk beraberinde de hem pratik bir tahlil getiriyor, hem de verimli bir çalışma ortamı sağlıyor.
MateBook D16’da kıymetli bir yenilik daha fark ettim. Şarj adaptörünün tartısını ve ebatlarını düşüren Huawei, 120 gram yükünde bir adaptör ortaya koymuş. Dahası, 65W’lık Huawei SuperCharge teknolojisini kullanan bu minik adaptör ile çok daha süratli bir halde bilgisayar şarj olabiliyor.
Huawei eserlerini tercih ediyorsanız Bulut tahlillerini de kullanmanızı öneriyorum. Kullanıcılar Huawei Kimliği kullanarak tek bir oturum açma yoluyla aygıtlar ortası ve canlı senkronizasyon yeteneklerinden faydalanabiliyor. Kart tabanlı tasarım ve aygıtlar ortasında gerçek vakitli bilgi senkronizasyonu üzere özelliklerle, kullanıcılar son belge klasörlerini ve hatta URL kontaklarını süratle arayıp erişebiliyor. Güvenlik de bu sistemin öne çıkan bir diğer noktası. İnançlı depolama özellikleri, data güvenliğini ve bütünlüğü için aygıt tarafı ve iletim şifrelemesini kullanırken, bilgilere sırf kullanıcıların gerçek kimlik bilgileriyle erişmesini sağlıyor.
Windows 11 işletim sistemi yüklü olarak gelen MateBook D16, her tarafıyla MateBook serisinde çıtayı biraz daha üst çıkaran, kapsamlı bir tahlil olmuş. Ekrandaki altın oran tasarımı, metalik gövdesi ve beraberinde nümerik klavyenin gelmesi, webcam’de iyileştirilmelerin yapılması ve AI takviyesinin sağlanması dahil daha pek çok özellik için MateBook D16 tercih edilebilir.
İlandır
